17 Mayıs 2010 Pazartesi

Sabah'ta çıkan "Önyargıların panzehiri sinema" başlıklı haber

Demokratik açılım süreci işleye dursun bir taraftan da sinemada Kürt sorunuyla ve Kürtlerle ilgili filmler iyice görülmeye başladı. Sözü, ses getiren filmlerin Kürt yönetmenlerine bıraktık. Ortak kanı: Bu filmler önyargıların kırılmasında etkili oluyor

1- Kürt sorunuyla ilgili ilk film 1996'da (Işıklar Sönmesin) çekildive o gündengünümüze kadar pek çok film beyazperdeye yansıdı. Devletin de 96'dan beri Kürt sorunuyla ilgili politikaları değişti. Sizce sinemacılar politikacıların bir adım önünde mi? Neden?
2- Kürt sorununun sinemada işlenmesinin bu sorunun çözümüne ne gibi faydalarıoluyor?
3- Demokratik açılımla ilgili ne düşünüyorsunuz?

1996'nın bir kış gecesi... İstanbul'da Çemberlitaş sinemasında Reis Çelik'in Işıklar Sönmesin filmi ticari gösterimdeseyirciyle buluşuyor. Film bittiği vakit âdet olmadığı üzere seyirciler alkışı patlatıyor. Alkışın sebebi, 90'ların o sert politik ikliminde Kürt sorunuyla ilgili bir filmi, beyazperdeye taşıma cesareti. Kürt sorununun beyazperde serüveninde ilk filmolarak kabul edilen Işıklar Sönmesin'in ardından Yeşim Ustaoğlu Güneşe Yolculuk, Handan İpekçi Büyük Adam Küçük Aşk'ı çekti. Ama bu filmler Işıklar Sönmesin kadar şanslı olamadı! Çünkü Güneşe Yolculuk yurtdışında büyük ses getirmesine rağmen Türkiye'de geç vizyona girmek zorunda kaldı. Türkiye'nin Oscar temsilcisi olan Büyük Adam Küçük Aşk ise gösterime girdikten sonra yasaklandı. Bugün ise Kürt sorunuyla ve halkıyla ilgili filmleri genel olarak Kürtyönetmenler çekiyor. Sinemada dijital devrimin film çekmeyi kolaylaştırması, Kürt yönetmenlerin ve filmlerin sayısının artmasına da olanak sağladı. Onlar da ister uzun ister kısa ya da belgesel olsun bu sorunu işlemenin ötesinde Kürtleri anlatmanın peşine düştüler. Ama yine de ister istemez yaşanan acılar gelip bir yerlerde peliküle takılıp kalıyor işte. Kürt sorunuyla ilgili bu yönetmenlerin çektiği filmler kamuoyunda sorunun tartışılmasında etkili olan unsurlardan biri. Bunun içinsinemanın toplumu etkileme gücü ne kadarsa bu filmler de o oranda bir farkındalık yaratıyor. 1996'dan beri devletin de Kürt politikası değişti. Artık 'açılım'dan söz edilir oldu. Hatta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan sinemacılarla bile buluştu, onlarla demokratik açılımı konuştu. Yakın zamanda çektikleri kısa, belgesel ve uzun metraj filmlerle ses getiren Kürtyönetmenlerle Kürt sorununa bakışlarını ve açılımı konuştuk.

http://www.sabah.com.tr/Ekler/Pazar/Guncel/2010/05/16/onyargilarin_panzehiri_sinema

Hiç yorum yok: